Yapılan araştırmalar neticesinde teknolojik anlamda bir devrim olarak kabul edilen nano teknoloji, uzun zamandır üzerinde yapılan çalışmaların ardından dekorasyon ürünlerinde de karşımıza çıkıyor. Günümüzde ülkemizde de satın alınabilen nano teknoloji ürünü dekorasyon araçlarını, öncelikle 50 yıl sonranın bir provası olarak düşünmek gerekir. Nano teknoloji kavramına yabancı olanlar için küçük bir anektot vermek gerekirse; nano teknoloji nanometre büyüklüğündeki cihazlar, kimyasal yapılar ve cisimler üzerinde çalışmalar yapan bir alandır. Nanometrenin 1 metrenin milyarda biri ölçekte bir büyüklük olduğu düşünüldüğünde, mikroskobik boyutlarda olan ancak tıpkı bildiğimiz boyutlardaki cihazlar gibi çalışabilen ürünlerin tamamı nano teknolojinin alanını kapsar.

Günümüzde nano teknoloji sayesinde üretilen duvar boyaları, üzerinde leke tutmuyor ve 100 ile 500 yıl ilk günkü rengini koruyabiliyor. Ayrıca nanometre boyutundaki kimyasal yapılar hiçbir bakteri ve virüsün boya yüzeyine yerleşememesini de sağlayabilir. Güneş ışığını soğurarak elektrik üreten duvar boyaları üzerinde yapılan araştırmaların başarıyla sonuçlanmasının ardından, elektrik üreten dış cephe boyalarının satışı dahi gündeme alınmış durumdadır. Ülkemizde nano teknoloji ürünü bazı özelliklere sahip boyalar satılıyor ve bu boyalarla boyanan duvarlarda küf mantarları oluşamadığından duvarlarda küf oluşumunu tamamen engelleniyor.

Nano teknoloji kullanılarak üretilen kumaşlarla kaplanan koltuk takımları, üzerine dökülen sıvıların tıpkı cam yüzeyler olduğu gibi kaymasını sağlayabilmektedir. Kesinlikle herhangi bir madde ile üzerinde leke oluşturamayacağınız bu tür nano teknoloji ürünü kumaşlarla kaplanan koltuk takımları, yüzeyinde oluşan küçük çaplı yırtıkları kendi kendine dahi onarabiliyor. Ayrıca dekorasyon ürünleri açısında bir devrim niteliğinde olan nano teknoloji ürünü tüller, güneş ışınlarındaki ultraviyole ışınları filtreleyebiliyor ve sivrisinekleri uzak tutan bir elektro manyetik alan oluşturabiliyor. Nano teknoloji ile üretilen camlar ve aynalar ise kurşun geçirmeyen cam etkisinden dahi daha dayanıklı olduğu gibi 400ºC sıcaklıklara maruz kalmasına rağmen el ile tutulabiliyor.

Buzdolapları üzerinde de çalışan nano teknoloji uzmanı bilim adamları, buzdolabındaki yiyeceklerin dondurulmamasına rağmen tıpkı derin dondurucudaymış gibi aylarca saklanmasına imkan tanıyan buzdolabı modellerini piyasaya sürmeye hazırlanıyor. İçerisine konan yiyeceklerin içindeki bakteri ve mantarları algılayarak uyarı veren bu buzdolapları, virüs büyüklüğündeki mekanik cihazlarla tüm bakteri ve virüslerin öldürülmesini sağlıyor. Ayrıca bilim adamları ekranını kendi kendine onaran, temizleyen ve güneş ışınlarının geliş açısında göre piksellerdeki renkleri değiştirebilen LCD televizyonlar üzerinde dahi çalışmalarını sürdürüyor.

Kısacası nano teknoloji henüz emekleme aşamasında olmasına rağmen yaşamın her alanında olduğu gibi dekorasyonda da inanılması güç yenilikler sunuyor. Geleceğin teknolojisi olarak nitelendirilen nano teknoloji, yakın gelecekte birçok sürpriz ile bizleri bekliyor olacak.