Hemen her gün öğünlerimizde bize eşlik eden porselen yemek takımları, farklı desen ve incelikleriyle, fark etmeden hayatımızın içinde yer alıyorlar. Çoğu zaman çeyizlik olarak olarak evlerimize girerler ve belkide bir ömür kullanılırlar. Anneanneden kalma porselen yemek takımlarına kıyamaz, kırılır diye korkar ve özel misafirlerimize kullanmak için, dolapların en baş köşesine, beyaz kağıtların arasında saklarız.

Çin’nin 15. 16. yüzyıllarda porseleni, tüm dünyaya  satıklarını biliyoruz ve  hatta efsanelerine göre MÖ 4000 yıllarında bile Çin’de porselen üretimi yapılmaktaydı. 18 yüzyıla kadar porselenin Çin’den gelen örneklerle şekillendirilmeye çalışıp, kopyalandığını biliyoruz. İlk olarak Almanya’da Württemberg’de bulunan Konigsbroom şirketi tarafından 1788 yılında, ısıya dayanıklı porselenler üretilmeye başlandı. Çin’in porselen üzerindeki egemenliği bu tarihten sonra yavaş yavaş kaybolmaya başladı.  Tüketiciler kolay temizleniyor olması ve şık görüntüleri nedeniyle porseleni çok sevdiler ve bizlerde yüzyıllardır süregelen bir alışkanlıkla porseleni kullanmaya devam ediyoruz.

Belki çocukluğunuzdan hatırlayacaksınız, Sümerbank’ınYıldız, İstanbul ve Yarımca tesislerinde ürettiği  porselen takımları vardı. Hatta porselen sanayisinin gelişmesini sağlanmak amacı ile uzun bir süre porselen ve seramik ithali ülkemizde yasaklanmıştı. O devirlerde evlerinde yabancı marka porselen yemek takımları, fincan ve süs eşyası olanlar, ellerindekinin kıymetini bilerek, haklı bir gurur duyarlardı.

Günümüze geldiğimizde porseleni her adım başı farklı markalarla bulmak mümkün olabiliyor. Güral porselen, Kütahya Porselen, Karaca Porselen, Porland Porselen gibi ünlü markalara sahibiz. Bu firmalar, özel koleksiyonlarıyla Türk ve Osmanlı kültürünün en güzel örneklerini porselene yansıtarak, bir nevi kültür, sanat turizmi yapılmasına yardımcı oluyorlar.

Yabancı porselen yemek takımı fiyatları, yerli markalara nazaran daha pahalılar. Model ve inceliklerine göre fiyat aralıklarında değişiklik gösteriyorlar. Çok ince tasarlanmış porselen yemek takımları oldukça pahalı ve bir o kadar da kullanılması güç eşyalardır. Bulaşık makinasına girmedikleri için elinizde yıkamanız gerekir, en ufak bir darbede hemen çatlarlar, kağıt kadar incedirler. Yerli porselenler ise yine modeline ve üzerine yapılan sır işlemesine göre fiyatlarında değişiklik gösteriyorlar. Çoğu yerli firma, 2000 yıkamaya kadar, kenar sırlarının bulaşık makinasında sorun yaşanmadığını vurguluyorlar ve garanti kapsamına sokuyorlar.

İster kırılsın, ister pahalı olsun, almamazlık etmeyin. Mutlaka evinizde bir çift kağıt kadar ince, porselen Türk kahvesi fincanı olsun. İçimi ve tutuşuyla ağzınızda muhteşem bir tat bırakacaktır.